20 Nisan 2012

Bir kavanoz Nutella isteyen var mı?

  Arkadaşlarınıza değer verin ve onları kaybetmeyin, geri kazanması çok zor oluyor. Benimki zor olmadı aslında, sadece geç oldu biraz...
  Benim ilkokuldan çok ama çok yakın bir arkadaşım vardı. Ona Japon diyelim. Japon'la ilkokulda fazla samimiyetimiz yoktu, ama liseye geçtiğimizde bayağı yakın arkadaş olmuştuk. Her gün skype, msn, facebook sayesinde konuşur, çoğunlukla sabahlar, kısacası yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. Okullarımız falan da yan yana hatta, aramızda sadece tel örgü var. Japon beni 4-5 arkadaşıyla tanıştırmıştı bir süre sonra. Hani böyle sürekli konuşan bir grup olur ya, hah işte öyleydik biz de. Tek sorun gruptaki tek kız bendim.
  Geçen yaz Japon beni birisiyle tanıştırdı. Evet, bu kişi Sarı. Onlar da öyle samimilerdi falan, biz Sarı'yla çıkmaya başladıktan sonra olaylar oldu, Sarı bunlarla olan tüm ilişkisini kesti. Kasım ayında da Sarı beni onlar hakkında dolduruşa getirdi. Ve evet, ben de inandım tüm saçmaladıklarına. Onu o kadar seviyordum ki gözüm kör olmuş, aptallaşmıştım. Ne dese inanacak duruma gelmiştim. Bunun üzerine gidip hepsini sildim hayatımdan. Evet, 8 yıllık arkadaşımı hayatımdan çıkarmıştım. Ama dayanamadım bu senenin başında. Çok özlemiştim çünkü eski günleri. Gidip özür diledim Japon'dan, ama haklı olarak kabul etmedi. Çok ağlamıştım o hafta, ve Sarı'yla da aramıza buz dağı girmişti resmen. Gerçekten çok pişman olmuştum o salağın sözlerine inanıp Japon'u sildiğim için.
  Bu ayın 17'si Japon'un doğum günüydü. Geçen yıl Japon'la buluşmuştuk doğum gününde. 7 saat falan vakit geçirmiştik. O gün hediye alamamıştım ona. Önceki gece Nutella'sının bittiğini söylemişti bana, "Dün Nutella'nın bittiğini söylemiştin, alıyım mı hediye olarak?" diye şakasını yapmıştım. Ve bu yıl, markete gidip Nutella aldım. Üstüne "Doğum günün kutlu olsun" yazdım ve evine götürdüm. O akşam bana mesaj attı. O kadar mutlu olmuştum ki. Aylardır konuşmadığım arkadaşımla tekrardan konuşuyoruz artık, nasıl mutlu olmayayım. Demek ki neymiş, bir kavanoz Nutella her şeyi çözebiliyormuş.